tufan ve cudi
Tufan ve Cudi
Nuh (A.S),Babil şehrinde doğmuş olup,lakabı Yeşkür ve asıl adı da Abdulğaffar dır.Allah korkusundan çok ağladığı ve bağırdığı için, arap yazarları ona Nuh isminin arapça bir kelime olan Nevh sözcüğünden geldiğini iddia ederler.Nuh,yeni anlamına da gelirki;Yeni baba anlamındadır.40 yaşında iken kendisine Peygamberlik görevi verilmiştir.950 yıl kavmi arasında kaldığını ve onları dine,imana çağırdığını Kur’an-ı Kerim bildirir.
Nuh’un sülalesi şöyledir;NUH bin LEMK,bin MUTEVEŞLİH,bin BERD,bin EHALİL,
Bin KAHYAN,bin ENÜŞ,bin ŞİT,bin ADEM olarak kitaplar kaydeder.
Nuh (A.S) geceli,gündüzlü kendi kavmini Allahı’n Dini’ne davet ediyordu.Fakat her seferinde kötü söz ve dayakla mukabelede bulundukları görülürdü.Hatta bir iki sefer,çok dövüp bayılttıktan sonra ,çöplüğe bile atmışlardı.950 yıl,bu zulme ve cefaya dayanan Nuh Peygamber ,nihayet yüce Allah’a (C.C) şöyle dua eder:
“Ey Allah’ım yeryüzünde hiçbir kafir bırakma!” (2)
Allah da duasını kabul ederek,Cebrail (A.S) ı yanına göndererek yapılacak Tufan ve Gemi hakkında bilgi verdi.Günlerce ağaç çekip hazırladı.Kendisi de marangoz olduğundan bu iş ona kolay geliyordu.Gemisini Küfe de ve Ceylanpınar’da yapmaya başlamış olduğunu kaydederler.Ancak Kufe’de yaptığı hakkında deliller biraz fazladır.
Gemiyi Melek cebrail (A.S) ın gözetim ve planı ile üç katlı yapmaya başladı.Geminin ağacıda şimdir denilen ve tahta kaşık,kepçelerde de kullanılan sert bir ağaçtan olduğu rivayet edilir.Gemi bittikten sonra,içi ve dışı güzelce ziftlendi.Bu ziftle,içine su kaçmaması için daha da sağlamlaştırıldı.Altın ve Demir çizgilerde kullanıldı.Geminin eni 50 kulaç,yüksekliği 30 kulaç ve uzunluğu ise 300 kulaç olduğu söylenir.İkinci ayın onyedisinde yağmur 40 gün 40 gece yağdı.(43) Yerden çok sıcak sular fışkırdı.Yağmurlar tane tane değil,sağanak ve kazandan boşalırcasına geliyordu.Her yer bir kaynak oluvermişti.
Hz.Nuh,her hayvandan birer çift olmak üzere,bir dişi bir erkek aldı.Yırtıcı hayvanları alt kata,evcil hayvanları ortanca kata,inananları da üçüncü kata yerleştirdi.İslami eserler,çok zararlı bazı ilk çağ hayvanları gemiyi almadığından,şimdi nesillerinin kesildiğini söylerler.
Ayrıca insanlığın ilk babası Hz.Adem (A.S) in cenazesinin de,Gemiye alındığını kaydederler Tufan’ın başlama parolası olan Tandırdan suyun fışkırma haberi Hz.Nuh’a iletilince,derhal bütün inananlar gemiye koştu.Bunlar Hz.NUH ve hanımı,oğulları Ham,Sam,Yasef ve hanımları olmak üzere ya sekiz kişidirler,veyahut inananlarla birlikte 80 kişi olup,40’ı kadın,40’ı erkektir.Nuh’un oğullarından olan Yam (Ken’an) babasına annesi ile birlikte inanmadıkları için,gemiye binmek istemediler.Hz.Nuh’un yaptığı bütün ricalara rağmen binmek istemedi.Ben kendimi kurtararak,yüksek bir dağın tepesine giderim,diyordu.Fakat onun düşündüğü gibi olmadı.Dalgalar birbirini kovalar şekilde,boğuşurken,inanmayanlar dağ tepelerine doğru koşuyorlardı.Gemi’den bir daha oğlunu çağıran Nuh (AS) red cevabını alınca
azgın bir dalga Yam’ı hemen içine alıp sularda kaybetti.Bu olayı gören Peygamber Nuh (AS),
çok üzülerek ,oğlunu andı.Fakat Allah (CC) “O.senden değildir” buyurdu.Ameli salih ile meydana gelmemiş bir oğul olan Yam,böylece cezasını bulmuş oldu.
Bu gemiye binen sekiz veya seksen kişi anlamında Seman (seman ın adı verilirki,
Şimdi onların sayıları ile ilgili Cudi dağının eteğinde bir köy bulunur.Bu çevre Heştan olarak adlandırılır.Bunun anlamı da sekiz-seksenler dir.) Gemi 150 gün su yüzünde kaldı.Bu aylara yetecek kadar beraberlerinde yiyecek ve malzeme almışlardır.Gemi Muharrem ayının 10.günü ve diğer takvime göre 7.ayın 17.günü Cudi Dağında durdu.İşte yüce Allah’ın buyruğu:
Kur’an-ı Kerim,Hud suresi ayet 41.
“EY YER SUYUNU YUT,EY GÖK SUYUNU TUT.SU ÇEKİLDİ VE EMİR YERİNE GELDİ.GEMİ CUDİ ÜZERİNDE DURDU.ZALİM OLAN KAVİM DEFOLSUN
(HELAK OLSUN) DENİLDİ.”
Hz.Nuh (AS) bir ay veya daha fazla suyun çekilmesini beklemişlerdir.Beraberindeki son yiyeceklerini de karıştırıp bir nevi aşure yaparak yediklerini rivayet ederler.Hz.Nuh (AS) etrafı denetlemek amacıyla bir güvercini gönderdiğinde,dönüşte gagasında bir zeytin dalıyla döndüğünü gördü.Bu suların çekilmesine ve Tufan’ın bittiğini göstermiş oluyordu.Böylece Nuh ve oğulları,müminler CUDİ’de Allah’a (CC) bir şükran ifadesi olarak,bir mescit ve mezbah (Kurban yeri) yaptılar.(24).Daha sonra dağdan inerek Cudi eteğinde şimdi Silopiye bağlı Haştan (Heştiyan) köyünü kurup bina ederler.Heştan köyünden sonra da Cizre (Gerz u Bakarat da) yi ve Şehrinuh (Şırnak) ı kurmuştur.Daha tamamıyla Cizre ye yerleşmiş ve orada vefat etmiştir.Yüzdeyüz hiçbir peygamberin nerede öldüğü belli değildir.Ancak İslam Peygamberi Muhammed (AS) in mezarı bellidir.Fakat.Hz.Nuh (AS) un mezarının burada olduğu yukarıda sayılan delillerden kesin sayılabilir.
Hz.Muhammed (S.A.S) den rivayet edildiğine göre: Bir hadisi şerifte.insanlığın yalnız Ham,Sam,Yasef’ten türemiş olduğu belirtilmiş,müminlerden hiç kimse türemeden ölmüşlerdir.Yüce Allah (CC) Kur’an-ı Kerim de Şuara suresinde şöyle emreder:
“Biz Nuh’u ve gemi sahiplerini kurtardık” Saffat suresinde ise:
“Biz Nuh’u ve aile efradını o büyük beladan kurtardık.biz yalnız Nuh’un zürriyetini yeryüzünde halife bıraktık.”
Tufan olayı tüm insanlığa bir ders olmalıdır.Zalim.nankör,yalancı ve gerçekleri görüp inanmayanların sonunun kötü,Allah’a inananların ve onun yolunu tutanların da,kurtuluşa ereceklerini belirtir.
Nuh (A.S),Babil şehrinde doğmuş olup,lakabı Yeşkür ve asıl adı da Abdulğaffar dır.Allah korkusundan çok ağladığı ve bağırdığı için, arap yazarları ona Nuh isminin arapça bir kelime olan Nevh sözcüğünden geldiğini iddia ederler.Nuh,yeni anlamına da gelirki;Yeni baba anlamındadır.40 yaşında iken kendisine Peygamberlik görevi verilmiştir.950 yıl kavmi arasında kaldığını ve onları dine,imana çağırdığını Kur’an-ı Kerim bildirir.
Nuh’un sülalesi şöyledir;NUH bin LEMK,bin MUTEVEŞLİH,bin BERD,bin EHALİL,
Bin KAHYAN,bin ENÜŞ,bin ŞİT,bin ADEM olarak kitaplar kaydeder.
Nuh (A.S) geceli,gündüzlü kendi kavmini Allahı’n Dini’ne davet ediyordu.Fakat her seferinde kötü söz ve dayakla mukabelede bulundukları görülürdü.Hatta bir iki sefer,çok dövüp bayılttıktan sonra ,çöplüğe bile atmışlardı.950 yıl,bu zulme ve cefaya dayanan Nuh Peygamber ,nihayet yüce Allah’a (C.C) şöyle dua eder:
“Ey Allah’ım yeryüzünde hiçbir kafir bırakma!” (2)
Allah da duasını kabul ederek,Cebrail (A.S) ı yanına göndererek yapılacak Tufan ve Gemi hakkında bilgi verdi.Günlerce ağaç çekip hazırladı.Kendisi de marangoz olduğundan bu iş ona kolay geliyordu.Gemisini Küfe de ve Ceylanpınar’da yapmaya başlamış olduğunu kaydederler.Ancak Kufe’de yaptığı hakkında deliller biraz fazladır.
Gemiyi Melek cebrail (A.S) ın gözetim ve planı ile üç katlı yapmaya başladı.Geminin ağacıda şimdir denilen ve tahta kaşık,kepçelerde de kullanılan sert bir ağaçtan olduğu rivayet edilir.Gemi bittikten sonra,içi ve dışı güzelce ziftlendi.Bu ziftle,içine su kaçmaması için daha da sağlamlaştırıldı.Altın ve Demir çizgilerde kullanıldı.Geminin eni 50 kulaç,yüksekliği 30 kulaç ve uzunluğu ise 300 kulaç olduğu söylenir.İkinci ayın onyedisinde yağmur 40 gün 40 gece yağdı.(43) Yerden çok sıcak sular fışkırdı.Yağmurlar tane tane değil,sağanak ve kazandan boşalırcasına geliyordu.Her yer bir kaynak oluvermişti.
Hz.Nuh,her hayvandan birer çift olmak üzere,bir dişi bir erkek aldı.Yırtıcı hayvanları alt kata,evcil hayvanları ortanca kata,inananları da üçüncü kata yerleştirdi.İslami eserler,çok zararlı bazı ilk çağ hayvanları gemiyi almadığından,şimdi nesillerinin kesildiğini söylerler.
Ayrıca insanlığın ilk babası Hz.Adem (A.S) in cenazesinin de,Gemiye alındığını kaydederler Tufan’ın başlama parolası olan Tandırdan suyun fışkırma haberi Hz.Nuh’a iletilince,derhal bütün inananlar gemiye koştu.Bunlar Hz.NUH ve hanımı,oğulları Ham,Sam,Yasef ve hanımları olmak üzere ya sekiz kişidirler,veyahut inananlarla birlikte 80 kişi olup,40’ı kadın,40’ı erkektir.Nuh’un oğullarından olan Yam (Ken’an) babasına annesi ile birlikte inanmadıkları için,gemiye binmek istemediler.Hz.Nuh’un yaptığı bütün ricalara rağmen binmek istemedi.Ben kendimi kurtararak,yüksek bir dağın tepesine giderim,diyordu.Fakat onun düşündüğü gibi olmadı.Dalgalar birbirini kovalar şekilde,boğuşurken,inanmayanlar dağ tepelerine doğru koşuyorlardı.Gemi’den bir daha oğlunu çağıran Nuh (AS) red cevabını alınca
azgın bir dalga Yam’ı hemen içine alıp sularda kaybetti.Bu olayı gören Peygamber Nuh (AS),
çok üzülerek ,oğlunu andı.Fakat Allah (CC) “O.senden değildir” buyurdu.Ameli salih ile meydana gelmemiş bir oğul olan Yam,böylece cezasını bulmuş oldu.
Bu gemiye binen sekiz veya seksen kişi anlamında Seman (seman ın adı verilirki,
Şimdi onların sayıları ile ilgili Cudi dağının eteğinde bir köy bulunur.Bu çevre Heştan olarak adlandırılır.Bunun anlamı da sekiz-seksenler dir.) Gemi 150 gün su yüzünde kaldı.Bu aylara yetecek kadar beraberlerinde yiyecek ve malzeme almışlardır.Gemi Muharrem ayının 10.günü ve diğer takvime göre 7.ayın 17.günü Cudi Dağında durdu.İşte yüce Allah’ın buyruğu:
Kur’an-ı Kerim,Hud suresi ayet 41.
“EY YER SUYUNU YUT,EY GÖK SUYUNU TUT.SU ÇEKİLDİ VE EMİR YERİNE GELDİ.GEMİ CUDİ ÜZERİNDE DURDU.ZALİM OLAN KAVİM DEFOLSUN
(HELAK OLSUN) DENİLDİ.”
Hz.Nuh (AS) bir ay veya daha fazla suyun çekilmesini beklemişlerdir.Beraberindeki son yiyeceklerini de karıştırıp bir nevi aşure yaparak yediklerini rivayet ederler.Hz.Nuh (AS) etrafı denetlemek amacıyla bir güvercini gönderdiğinde,dönüşte gagasında bir zeytin dalıyla döndüğünü gördü.Bu suların çekilmesine ve Tufan’ın bittiğini göstermiş oluyordu.Böylece Nuh ve oğulları,müminler CUDİ’de Allah’a (CC) bir şükran ifadesi olarak,bir mescit ve mezbah (Kurban yeri) yaptılar.(24).Daha sonra dağdan inerek Cudi eteğinde şimdi Silopiye bağlı Haştan (Heştiyan) köyünü kurup bina ederler.Heştan köyünden sonra da Cizre (Gerz u Bakarat da) yi ve Şehrinuh (Şırnak) ı kurmuştur.Daha tamamıyla Cizre ye yerleşmiş ve orada vefat etmiştir.Yüzdeyüz hiçbir peygamberin nerede öldüğü belli değildir.Ancak İslam Peygamberi Muhammed (AS) in mezarı bellidir.Fakat.Hz.Nuh (AS) un mezarının burada olduğu yukarıda sayılan delillerden kesin sayılabilir.
Hz.Muhammed (S.A.S) den rivayet edildiğine göre: Bir hadisi şerifte.insanlığın yalnız Ham,Sam,Yasef’ten türemiş olduğu belirtilmiş,müminlerden hiç kimse türemeden ölmüşlerdir.Yüce Allah (CC) Kur’an-ı Kerim de Şuara suresinde şöyle emreder:
“Biz Nuh’u ve gemi sahiplerini kurtardık” Saffat suresinde ise:
“Biz Nuh’u ve aile efradını o büyük beladan kurtardık.biz yalnız Nuh’un zürriyetini yeryüzünde halife bıraktık.”
Tufan olayı tüm insanlığa bir ders olmalıdır.Zalim.nankör,yalancı ve gerçekleri görüp inanmayanların sonunun kötü,Allah’a inananların ve onun yolunu tutanların da,kurtuluşa ereceklerini belirtir.
KAYNAK: Abdullah YAŞIN
(Bütün yönleriyle Cizre adlı kitabından)